Türkiye dışında yıllardır aktif olarak bulunan 2. el alışveriş siteleri, son yıllarda ülkemizde de geniş çapta kullanıcı kitlesine sahip olmaya başladı. Ben de bu yazımda üç yıldır özellikle alıcı olarak kullandığım ikinci el sitelerinde edindiğim deneyimleri ve dikkat edilmesi gereken noktaları sizlerle paylaşmak istiyorum…

Türkiye dışında yıllardır aktif olarak bulunan 2. el alışveriş siteleri, son yıllarda ülkemizde de geniş çapta kullanıcı kitlesine sahip olmaya başladı. Dolabınızda bekleyen, giyilmeyen ama hala kullanılabilir durumdaki kıyafet, ayakkabı ve aksesuarlarınızı satabileceğiniz, aynı şekilde az kullanılmış ürünleri mağazadakinden daha düşük fiyatlara alabileceğiniz bu siteler hem getirdiği kolaylıklar sayesinde seviliyor, hem de yarattığı kimi sorunlar yüzünden müşteri kaybediyor. Gerek sitelerdeki aksaklıklar, gerek satıcı ve alıcılardan kaynaklanan sorunlar olsun, 2. el kültürünün Türkiye’de oturması ve yaygınlaşması için bir hayli zaman var. Şimdilik bakıldığında elimizdeki sitelerle idare edeceğiz gibi görünüyor.

Ben de bu yazımda üç yıldır özellikle alıcı olarak kullandığım ikinci el alışveriş siteleri ile ilgili edindiğim deneyimleri ve dikkat edilmesi gereken noktaları sizlerle paylaşmak istiyorum.

Ne alınır? Ne alınmaz?

Ne kadar ikinci el kutsalımdır ilkesini benimsemiş olsam da kullanılmış olanlarının alınmasına ve satılmasına şiddetle karşı çıktığım iki grup var: iç çamaşırı ve makyaj malzemesi.

İkinci el alışveriş sitelerinin kuruluş amacı ne kadar ikinci el eşya satmak da olsa yeni ve etiketli kıyafetleri de görebilirsiniz. Hediye gelmiş, alınmış fakat iade edilememiş, hiç kullanılmamış, etiketi üstünde sıfır ürünleri uygun fiyatlara görürseniz kaçırmayın derim tabi ki. İç çamaşırı uzun süre, sürekli sürekli kullanılabilecek bir şey değil ne yazık ki. Çabuk deforme olduğu için kalıbını uzun süre koruyamayan sutyenleri de çok güvendiğiniz birilerinden almalısınız. Eğer artık giyemeyeceğinizi düşünüyorsanız satmak yerine geri dönüşüme vermeniz daha isabetli olacaktır. İç çamaşırı kesinlikle sıfır alınmalı ve zamanı gelince geri dönüştürülmelidir.

Kozmetik ürünlerini de koruyucu bandı üzerinde ve ürün orijinal ise almanızı öneririm. Çünkü sanılanın aksine kozmetiklerin de bir son kullanma tarihi vardır ve tarihi geçmiş ürünler cildinize ciddi zararlar verir: cilt kanseri, gözün mikrop kapması ve iltihaplanması gibi. Ürünün kaç kere kullanılmış olması önemli değildir, önemli olan kapağı açıldıktan sonra ne kadar zaman geçtiğidir. Bu sebeple sadece bir iki kere kullanılmış bir allık satın alıp sonrasında pişman olabilirsiniz. Çünkü sitelerdeki ürünlerin çoğu minimum 1 yıllık kozmetikler.

Nelere dikkat etmeliyiz?

1. Marka

Belli markalar daha kaliteli ürün ürettiklerinden kullanmaya, yıpranmaya ve eskimeye karşı daha dayanıklı oluyorlar. Bu sebeple marka ürünleri satın almanızı öneririm. Mini butiklerden, pazarlardan alınmış ürünler elinize geçtiğinizde 2-3 kullanım sonrası iflas etmiş olabiliyor. Özellikle bu durumu ayakkabılarda rahatlıkla görebilirsiniz.

2. Orijinallik

Bir marka adı altında satışa sunulan ürünün beden etiketinde, ayakkabı ise topuk etiketinde farklı bir marka yazabilir veya hiçbir şey yazmayabilir. Bunun yanı sıra üzerine marka logosu basılmış sahte çanta ve türevlerine de dikkat edin. Orijinal çantaların içerisinde kabartmalı marka etiketi olur. Eğer resimlerde bulunmuyorsa mutlaka satıcıdan marka etiketinin de resmini atmasını isteyin.

Sahte parfümleri ve makyaj malzemelerini de çok iyi ayırt etmeniz gerekiyor. Satıcıya orijinal olup olmadığını sorun, şişelerin ve kutuların altında bulunan barkod numaralarının resmini isteyin. Ne yazık ki birçok sahte parfüm ve kozmetik malzemesi bu sitelerde orijinal adı altında fahiş fiyatlara satılıyor.

3. Sağlamlık

Çoğu satıcı deformeli olan ürününün deformesinin resmini koyar ve fiyatı da ona göre biçer. Ama kullanmaktan yıpranmış veya defolu ürünleri hala orijinal fiyatına satmaya çalışan insanlarla da karşılaşabilirsiniz. Siz almadan önce ne olur ne olmaz deformasyon var mı sorun.

4. Kalıp

Markaların kalıpları çok çeşitli olabiliyor. Deneme kabini gibi bir şans olmadığı için satıcıya güvenerek ürün hakkında bilgi sahibi oluyorsunuz. Bedenini bilseniz bile kıyafetin veya ayakkabının kalıbını mutlaka sorun.

5. Fiyat

Aşırıya kaçmadığınız sürece satıcının koyduğu fiyattan indirim isteyin, bir şansınızı deneyin. Çünkü ne kadar az da kullanılmış olsa ürünler ikinci el ve ona göre ücret ödemelisiniz. Ürünün orijinal satış fiyatından daha yükseğe alınmış ve indirim uygulanmış gibi görünen ürünlere dikkat edin. Mağazasında indirimsiz 80 TL’ye satılan çantayı 150 TL ye almış gibi gösterip kullandıktan sonra tekrar 80 TL’ye indirimliymiş gibi gösterip satmaya çalışmak bunun bir örneği.

6. Satıcıyla iletişime geçmekten çekinmeyin

Ürünleri tamamen sanal ortamdan bakarak aldığımız için satıcı burada önemli bir rol oynuyor. Aklınızdaki her soruyu satıcıya sormaktan çekinmeyin: ürünün materyalini, saydamlığını, boyunu, kalıbını, deformesini, ölçülerini vs. Ürününe güvenen satıcı bu sorulara rahatlıkla yanıt verecektir.

7. Aceleye getirmeyin, seçenekleri değerlendirin

İyi ürünleri yakalamak için sitede biraz zaman geçirmeniz gerekebilir. Her istediğinizi hemen bulamayabilirsiniz. Sitenin kenarında köşesinde saklanmış uygun fiyatlı kaliteli ürünler çok var. Daha önce alışveriş yaptığınız kişilerin dolaplarını takip ederek de yeni ürünlerden haberdar olabilirsiniz.

Mutlu olun, meraklanmayın. 2. el alışveriş ekonomik ve çevreye yararlıdır. Yıllarca çöpe atılan, harcanan ve geri dönüştürülmeyen birçok giysi üretiliyor ve pahalı fiyatlara satılıyor. Mağazalarda harcayacağınızın çok daha azına dolabınızı baştan doldurabilirsiniz, hem de kaliteli ürünlerle.

Bir önceki yazımız olan A101 Mobil ile Keyifli Alışveriş! başlıklı yazımızı da okumanızı öneririz.