En İyi Terapi Yöntemi; Aileyle (Ya da Aileye) Yemek Yapmak

Yemek yemenin hepimiz için hayati bir zorunluluk olmasının yanı sıra bize kattığı neler var hızlıca bakalım.

Yemek yapmak hayal gücünüzü ve imajinasyon yeteneğinizi geliştirir. Eğer olaya “off bugün de ne yemek yapıcam her gün her gün içim kalktı vallahi” şeklinde bakmayı bırakıp ailenizin gönlünü fethetme ve onları kolay yoldan mutlu etme şekli olarak görürseniz internet üzerinde mevsim sebzeleri ve meyveleriyle yapılan bir çok sayfayı takip etmeye başlayabilir, ailenizden ananeniz teyzeniz ninenizden gelen şifalı tarifleri gün yüzüne çıkarabilir ya da sadece kendi yaratıcılığınızla muhtişim yemekler ortaya koyup onlarla övünebilirsiniz.

Yemek yaparkenki o kesme biçme doğrama kavurma kısmı benim en çok hoşuma giden kısımdır. İçinizde sıkışmış bütün duyguları boşaltmak için harika bir yol diye düşünebilirsiniz. (Yaratıcı İmgelemeyle Duygu Boşaltımı)

Üstelik yaptığınız bu kesme, pişirme, kavurma, kızartma işlemi sırasında tüm duyularınız uyarıldığı için yemek yapmaya başlarken hangi modda olursanız olun sonrasında daha iyi hissedebilirsiniz.

Kontrolün tamamen sizde olduğu yemek hazırlama sürecinde eğer gönüllü şef yardımcınız varsa iş bölüşümü yapıp bir yandan sohbet ederek yoksa tek başınıza kalıp sadece size özel bir alanın ve anın tadını çıkarır zaman ve mekan algısından uzaklaşabilirsiniz.

Bunun için yemek hazırlamayı sadece bir zorunluluk değil, keyifli bir zorunluluk 🙂 olarak görmeyi deneyebilir, her gün yapmamız gereken bu aktiviteyi sizin için de eğlenceli hale getirerek günün o kısmını size özel bir şifa haline dönüştürebilirsiniz.

Ailenizle yemek hazırlamakla ilgili iddialara girip yarışmalar düzenlemeyi becerebilirseniz iş yükünüzü de paylaşmış olursunuz.

Sonunda da hem damaklar hem gözler hem kalpler şenlenir.

Benim hazırlamayı en sevdiğim yemek çorba, en sevdiğim öğün de kahvaltı. Kimi kadının eli hamur işine kimininki tatlıya yatkındır derler.

Sizin hazırladığınız en güzel yemek ne?