Çocuklarda Satranç Eğitimi Ne Zaman Başlamalı? Okul Öncesi Satranç Eğitimi Faydalı mı?

Çocuklarda Satranç Eğitimi Ne Zaman Başlamalı? Okul Öncesi Satranç Eğitimi Faydalı mı?
Haberi paylaşın...

Çocuklara Satranç Kaç Yaşında Öğretilmeli? Okul Öncesi Satranç Eğitimi? Çocuğa Satranç Nasıl Öğretilir?

Öncelikle şunu belirtelim, okul öncesi satranç eğitimi çocuğun akademik başarıya ulaşmasında çok büyük katkılar sağlayacaktır. Nedeni ise, çocuğun bir çok yeteneğe ve beyin zekasına erken kavuşmasından kaynaklanır.

Çocuğun satranç öğrenerek erken yaşta kendine katacağı yetenekler ise farklı şekillerde kendini gösterir. Çocuğun ileriyi düşünme, odaklanma, analiz ve muhakeme yeteneği, görselleştirme, planlama ve çoklu düşünme yeteneği olarak bu gelişimi örneklendirebiliriz. Satranç oyununa özgü bu özellikler, çocukların hem zekasını güçlendirirken, hemde eğlenceli vakit geçirmesini sağlar.

Çocuğun satranç bilgisi onun arkadaş ilişkilerini de güçlendirecektir. Bir çok yaşıtı ile olan ilişkisi satrancın onun ruhuna kattığı dinginlik sayesinde güçlenecek ve ileriye dönük arkadaşlık ilişkilerini daha özgün şekilde belirleyecektir. Satranç evrensel bir oyun olduğu için, dünyanın neresinde olursa olsun kendisine daha yakın olan arkadaşlar seçmesinde yardımcı olacaktır. Zeka gelişimi konusunda satrancın katkısı yadsınamaz.

Peki ahlaki yönden nasıl etkileri olur?

Satranç oyunu, arkadaşlık duygularını geliştirmesinin yanı sıra sportmenliği de öğrenir. Kazanıldığında alçak gönüllü olmayı, kaybettiğinde ise vazgeçmemeyi beyine işler. Satranç bir çok özelliği ile dikkat çeken bir oyundur. Örneklemek gerekirse;

Konsantrasyon, Kendi kendine hakim olma, Mantıklı düşünce, Planlama, Hesaplama, Göz beyin koordinasyonu, Görselleştirme, Seçenekleri değerlendirme, Somut Analiz, Soyut Düşünce, Uzun vadeli planlama, Okuma yeteneği, Farkındalık yaratma, Sportmenlik, Ahlak, Takım ruhu, Motivasyon, Araştırma yeteneği, Başarı ve yenilgiyi kabul etme olarak örneklendirebiliriz.

cocuk-satranc-eğitim

Satrancın Kişisel Gelişime Etkileri Nelerdir?

Satranç oyunu çocuğun kişisel gelişimine doğrudan etki eder. Özellikle özgüven eksikliği yaşayan çocuklar için satranç oldukça faydalıdır. Planlı hareket etme, doğru ve sistemli düşünme yeteneği çocuğa ileri ki yaşantısı için çok fayda sağlayacaktır. Çocuğun kişisel gelişiminde ve zeka düzeyinde büyük önem taşıyan satrancın her çocuk tarafından öğrenilmesi gereklidir. Çocuğun okulda öğrendiği satrancın evde de pratiklerle desteklenmesi önemlidir. Aile bireylerinde en az birinin satranç oyununun mantığını bilmesi çocuğa katkı sağlayacaktır. Eğer aile bireyi satranç oyununu iyi biliyorsa, çocuğuyla oynarken onu yenmeyi değil de daha çok hamle yapmasını sağlayacak oyun planı çizmelidir.

Satranç oyunu rekabet ve savaş oyunu değildir. Amaç kazanmak olsa da oyunun doğasını ve büyüsünü bozmamak gerekir. Oyunu sevmek, kaybederken tecrübe kazanmak önemlidir. Oyun sırasında önde olan tarafın bir anda oyunu kaybetmesi çocuğa hayatta garanti olmadığı hissiyatını verir. Hata yapma ve kaybetme şansının her zaman olduğunu öğretir. Satrancın sadece yarışmalarda başarı kazanmak için değil gerçek hayatımıza da etkisi vardır. Hamlelerin sırayla ve sabırla yapılması, beklemeyi, dinlemeyi ve planlamayı, umutsuzluğa kapılmamayı, yenilgiye tahammül etmeyi ve rakibi takdir etmeyi de öğretir.

satranç-nasıl-oynanır

Satranç Nasıl Oynanır?

Satranç oyunu, iki oyuncu ile oynanan bir oyundur. Satranç tahtası ve taşları ile oynanan oyun, dünya çapında turnuvaları olan ve spor dalı olarak kabul edilen bir oyundur.

Satranç oyunu satranç tahtası denilen 8×8′ lik kare bir alanda 32 adet satranç taşıyla oynanır. Toplam 64 karenin yarısı siyah, yarısı beyaz renklerden oluşur. Oyuncular beyaz ve siyah renkli taşları alırlar, her oyuncunun bir seferde bir hamle yapmasıyla oyun devam eder. Oyunun başında beyaz ve siyahların 16 taşı bulunur. Bunlar bir şah, bir vezir, iki kale, iki fil, iki at ve sekiz piyondan oluşur. Oyunun amacı karşı tarafın şahını mat etmektir.

Hamleler Nelerdir?

Şah;

Satrançta karşı tarafın mat etmek istediği taş olduğundan en önemli taştır. Mat etmek, karşı tarafın şah en az bir taşla öyle bir tehdit etmesidir ki, tehdit altında kalan şahın ne kaçacak tehdit altında olmayan bir karesi, ne ona şah veren taşlar arasına sokabileceği bir taşı, ne de şah veren taşı vurma imkanı kalmıştır. Bu durumda oyun hemen son bulur. Satrancın karakteristiklerinden biri, satranç tahtasında mat edilen karşı tarafın şahını uzaklaştırmadan oyunu öylece bitirmektir. Bu özelliği, muhtemelen oyunun icat edildiği zamanlardan kalan kralın haysiyetinin dokunulmazlığından kaynaklanmaktadır. Yenmenin bir jesti olarak mat edilen kralı devirmek mümkündür.

Rok;

Satrançta bir yarı hamlede iki taşın, yani şah ve kalenin hareket etmesine izin verilen tek hamle çeşitidir. Rok yapılabilmesi için her iki taşın daha önce hareket etmemiş olması gerekir. Şah, rok yapacağı taraftaki kaleye doğru iki kare gider ve o kale de şahın üzerinden geçerek şahın üzerinden geçtiği karede yer alır.  Açılışta genelde şahı ona bir an önce rok yaptırarak daha emin bir pozisyona götürmek amaca uygundur. Rok pozisyonunda bulunan piyonlar, mümkün olduğunca hareket etmemiş olmalıdır. Oyunun ortasında da şahın emin bir pozisyonda korunulmasının önemi vardır. Oyunun son safhasında şahın etkisi büyük olabilir. Bu safhada şaha aktif ve oyunun kaderini tayin edecek bir rol düşer. Bunun yanında çoğu zaman şahı satranç tahtasının ortasında bir yerde tutmak gerekir. Bilhassa bir piyonlu oyun sonunda şahın pozisyonu sonucu belirleyicidir.

Vezir;

Satranç taşlarının en kuvvetlisidir. Pratikte bir vezir, kale, fil ve atla beraber güçlü bir saldırı kuvveti oluşturur.

Kale;

Satrançtaki ikinci kuvvetli taştır. Kale, sağa sola, yukarı ve aşağıya boş olan kareler kadar satır veya sütun boyunca hareket edebilir. Temel pozisyonda ve açılışta vezir tarafı ve şah tarafı kaleleri ayırdedilir. Vezir tarafı kaleleri, beyaz tarafta a1, siyah tarafta a8 karesindedir. Şah tarafı kaleleri de beyaz tarafta h1, siyah tarafta h8 karesindedir. Mümkün hamleleri: Bir kale, satır ve sütunlarda her tarafa doğru istediği kadar gidebilirse de başka taşların üzerinden atlamasına izin yoktur. Tek istisna roktur. Burada aynı yarı hamlede şahla kale hareket eder, dolayısıyla bir yarı hamlede iki taşın oynayabileceği tek hamle budur. Kalenin uzanabileceği kareler, ancak satranç tahtasının kenarlarınca sınırlanır. Tahtanın her karesine erişebilmektedir. Sadece kale ve şahla karşı tarafın şahını mat etmek mümkündür. Diğer bakımlardan eşit şartlarda kale, bu yüzden bir at ya da filden hatırı sayılır ölçüde daha kuvvetlidir. Fakat roktan önce pek hareket etme imkanı olmadığından oyunun başında pek etkili değildir. Çok kuvvetli olmasına rağmen bir kale, bir at ve bir filin toplamından biraz daha zayıftır. Kale gibi bir taşla at veya fil arasındaki değer farkına kalite denir. Bir kaleyi bir at ya da fil feda ederek almaya kalite artışı, bile bile başka bir menfaat için daha kıymetli bir taşı vermeye kalite fedası denir. At veya file karşın kale, satranç tahtasındaki pozisyonundan bağımsız olarak boş bir tahtada hep 14 kareyi tehdit eder.

Fil;
Fil, çaprazlar boyunca boş kareler boyunca istediği gibi hareket eder. Partinin başlangıcında her iki tarafın beyaz ve siyah alanlarda giden birer fili vardır. Bunlara vezir tarafı fil ve şah tarafı fil de denmektedir. Genelde bir fil üç piyon biriminden daha değerlidir. Fakat genelde biraz daha düşük olan üç piyon birimi değeri verilir. Açık pozisyonlarda, yani engel olan piyonlar yokken çok etkili olan fil çiftidir. Genelde bir fil çifti, beraberce hareket edebildikleri ve birbirlerini hiçbir zaman bloke etmediklerinden bir at çifti ya da bir fil ve bir attan daha etkilidir. Oyun sonunda bir şaha karşı şah ve fil çifti olursa ikinci taraf kazanır. Filler, uzaklara kolaylıkla erişebilen taşlardır ve bir hamlede satranç tahtasının bir yanından öbür yanına gidebilirler. Farklı renkli filler dendiğinde taraflardan birinin beyaz, diğerinin siyah çaprazlarda giden birer fili var demektir. Bunlar birbirlerini tehdit edemezler. Kötü fil, kendi piyonlarınca çevrilmiş olup pek hareket edemeyen bir fildir.

At;

At iki düz bir çapraz, sembolik olarak “L” şeklinde gider. Atın en dikkat çekici özelliği taşların üzerinden atlayabilmesidir. Başlangıç pozisyonu kalelerin hemen yanıdır. At aynı zamanda ortadaki 4 karede çok fazla güç kazanır.

Piyon;
Beyaz piyon ya siyah kaleyi vurabilir, bir kare ilerler ya da siyah atı vurur. Geçerken almak: Siyah piyon iki adımla c7′ den c5′ e yürümeye başlayıp tehdit altındaki c6 karesini geçtikten hemen sonraki yarı hamlede beyaz piyon c6′ da bir taş varmış gibi vurup c5′ teki piyonu tahtadan uzaklaştırabilir. Her oyuncu partinin başında sekiz piyona sahiptir. Bunlar, diğer taşların önünde bir duvar oluştururlar. Sınırlı hareket imkanından dolayı piyon, satrancın en zayıf taşıdır. Diğer taşlar gibi geriye doğru hareket edemez. Fakat parti sürdükçe piyonların karşı tarafın en son sırasına erişerek kral hariç daha değerli bir taşa dönüşebileceğinden önemi gitgide artmaktadır.

 

Bir önceki yazımız olan Makyajda Fondöten Seçimi Nasıl Olmalı ? başlıklı yazımızda Beyaz Tene Uygun Fondöten, Cilde Uygun Fondöten ve Cilt Rengine Uygun Fondöten Nasıl Seçilir hakkında bilgiler verilmektedir.

ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZ