Gülse Birsel: Burnumdaki Kemer Bir Yere Gitmedi



Gülse Birsel burun estetiği olduğu konusundaki soruya “Burnumdaki kemer bir yere gitmedi! Altında ve üstünde geçici dolgu var. Kadınların dudaklarına yaptıklarından burnuma yaptılar. O kemer artık daha az göze batıyor” diyor…
* Kendinizle ilgili duyduğunuz en saçma dedikodu?
– Kalabalık senarist grubum varmış, aslında senaryoları onlarla yazıyormuş ama bunu saklıyormuşum. Tek başıma yazıyorum.
*Güzelsiniz, başarılısınız. Her şey iyi hoş, peki kendinizde beğenmediğiniz ne var?
– Aşırı endişe ve aşırı gerginlik yükü. Ucunda ölüm var gibi pimpirik bir halim var. Bu kendimde beğenmediğim değil, nefret ettiğim şey…
Ünlülerden asla ilham almıyorum
* Dizi yazarken kendinize ne kadar torpil geçiyorsunuz?
– Tam tersi, kendime çok iyi bir espri yazdığımda; “Dur şimdi ayıp olur” diyerek başka oyuncuya kaydırdığım oluyor.
* Her dizinizden sonra “Bu son” diyorsunuz. Sonra hop yeni bir dizi geliyor…
– “Sinema ve tiyatro sanat için, televizyonsa para için yaptığımız şey” derler ya… Ben özlüyorum, televizyonun hastasıyım. Onun her hafta verdiği adrenalin başka bir yerde yok.
*‘Jet Sosyete’deki yeni karakteriniz hafif dişlek. Yoksa bahsedildiği gibi Seda Sayan’ı mı oynuyorsunuz?
– Hiç alakası yok. Kadın sadece ön dişlerini yaptırmış, böyle milyonlarca kadın var. Karakterleri birilerine benzeterek yapmıyorum. Hele ünlülerden asla ilham almıyorum. Karakterin adı Gizem, eski manken ama çok üst düzey mankenlerden değil. 40 yaşına gelmiş, zengin biriyle evlenmiş, sosyetenin simalarından biri olmuş.
* Siz ne kadar sosyetesiniz?
– Sosyete geniş bir tanım. Dizi de bu tanımla dalga geçiyor. Kim aslında sosyete?
* Hikâyeleriniz daha önce Nişantaşı ve Cihangir’de geçti. Bu sefer adres, İstinye. Mizah hep varlıklı ailelerin hayatında mı var?
– Aslında hikâyelerimde varlıklı aileleri değil, İstanbul’u anlatıyorum. İstanbul da steril bir yer değil! Hangi mahalleye gidersen git, her sosyoekonomik seviyeden, her meslekten insanla tanışıyorsun. Bu bana harika geliyor, muhteşem hikâyeler çıkıyor. İstanbul’u da İstanbul yapan bu. Burası herkesin aynı tornadan çıktığı Cenevre değil.
* Erkeğin güldüreni seksidir derler. Peki, kadının güldüreni erkek dünyasında karşılık buluyor mu?
– GQ Yılın Kadını Ödülü’nü alacağım. Benden önce alanlara bak; Cansu Dere, Serenay Sarıkaya, Beren Saat… Ve ben! O kadar güzel kadınlar almış ki ödülü, şimdi altı saat falan süsleneceğim (gülüyor). Bu yıl bence bir devrim yaşıyoruz. Demek ki erkekler kendilerini güldüren kadınları da beğenmeye başladı.
* Burnunuzdaki kemer nerede? Müdahale mi yaptırdınız?
– Burnumdaki kemer bir yere gitmedi! Altında ve üstünde geçici dolgu var. Kadınların dudaklarına yaptıklarından burnuma yaptılar. O kemer artık daha az göze batıyor.
Annelik hiçbir zaman heves etmedim…
Girdiğiniz her ortamın şakacısı siz misinizdir?
– İnsan mizahı meslek olarak seçmiş olsa bile aslında sadece rahat hissettiği ortamlarda şaka yapıyor. O gibi durumlarda skorlarım fena değil. Ama ilk girdiğim ortamda herkese şaka yapıp muhabbetin merkezi olacak kadar sosyal biri değilim.
* Hiç yaptığınız bir şakadan utandığınız oldu mu?
– Mevzuyu oraya asla vardırmam. Çok yakın arkadaşlarım, çok güvendiğim bir ortam olmadığı sürece sadece sempatik ve kibar olmaya çalışıyorum.
* İnsanlar komedyen görünce komiklik yapmaya çalışıyor mu?
– “Gülse Hanım bizim işyerine gelmeniz lazım” cümlesini çok sık duyuyorum. Genelde “Bizde de bir Burhan Altıntop var” diyorlar. Artık her işyerinde bir Burhan Altıntop olduğunu anladım. Komiklik yapmaya çalışanlar da oluyor, bazıları gerçekten komik. Özellikle çok esprili kadınlar var.
* Buna rağmen neden kadın mizah yazarı daha az?
– Kadın doktor da, CEO da daha az. Çünkü kadınların annelik gibi çok zor bir meslekleri var. Zaten hayatlarının minimum 15 yılı bu zor mesleğe kendilerini adayarak geçiyor. Her kadın da iki mesleği birden yapamaz ya…
* Bu yüzden mi anne olmuyorsunuz?
– Annelik hiçbir zaman heves ettiğim bir konu olmadı.
* Hazır bu kadar işleriniz yolunda, kazancınız iyiyken beni evlat edinseniz?
– Öyle bir niyetim olsa kendim çocuk yaparım! Herkesin anne olması gerekmiyor.
Alıntı: Hürriyet-Hakan Gence
Bir önceki yazımız olan Melek Mosso'dan İlk Single: Kedi başlıklı yazımızı da okumanızı öneririz.
Gülse Birsel’i ‘kemerli burnuyla seviyoruz. Kemerli burun daha rahat soluk alabilen demektir.
Bende de olsaydı.
Çocukları olsa onun yeteneklerini sobraki nesillere de taşıyan, sevinirdim.
Sağolsun-varolsun.
Woux-woux! *:D