Dünyayı gezdi, yaşam varoluş ve ölümü yazdı

Haberi paylaşın...

Gazeteci Ayşegül Ekinci, doktor olan ağabeyinin ani ölümünün ardından dünyayı dolaştı. Yaşam, varoluş ve ölüm konularında araştırma yapıp kitap …

Dünyayı gezdi, yaşam varoluş ve ölümü yazdı
Haberi paylaşın...

Gazeteci Ayşegül Ekinci, doktor olan ağabeyinin ani ölümünün ardından dünyayı dolaştı. Yaşam, varoluş ve ölüm konularında araştırma yapıp kitap yazdı.

 

Afganistan, Pakistan gibi bölgelerde savaş muhabirliği yapan Ayşegül Ekinci (42), doktor olan ağabeyi Hüseyin Ekinci’nin ani ölümünün ardından valizini hazırlayıp bir yolculuğa çıktı.

3 yıl içinde Hindistan’dan Brezilya’ya, Peru’dan Amerika’ya kadar birçok ülkeye gitti, röportajlar yaptı. Ağabeyine anlatmak istediklerini, ölümle tanışmasını, yas süreci, yaşam ve ölüm konularındaki analizlerini ise “Sana Söyleyeceğim Çok Şey Var” isimli serinin ilk kitabı olan Son Yok ile kaleme aldı. 

 

‘SÖYLEYECEKLERİM VARDI’

■ Ağabeyinizi kaybettikten sonra sizi yola çıkaran şey neydi?

Ağabeyimin vefatından 6 ay önce aramızda farklı bir iletişim başlamıştı. Bir şeyleri hissediyor gibi ona “Hadi abi bir şey yapalım” diyordum. Ağabeyimin komada olduğu süre içinde “Sana söyleyeceğim çok şey var” benim mottom oldu. Bir şekilde onun beni duyduğunu hissediyordum. “Sana söyleyeceğim çok şey var, lütfen tutun. Gitme, lütfen kal” diyordum. 10 gün boyunca hep bunu söyledim ona. Hep mucize olacağını bekliyordum. Yola çıkma fikri, doğal bir şekilde gelişti. O çok gezen bir insandı. Yoğun bir cerrahtı ama tatillerinde dünyayı geziyordu. Gittiği yerler ise Peru, Meksika, Çin Seddi… Konfor tatilleri değil. Brezilya’ya gitmişti ve bir şifacıdan bahsetmişti. Hatta “Onunla niye röportaj yapmıyorsun” demişti. Hiç kimseye röportaj vermiyor. Ağabeyimin vefatından 2 ay sonra röportaj için Brezilya’dan benimle irtibata geçtiler. 3 hafta sonra Brezilya’daydım.

■ Kitap yazma fikriniz nasıl gelişti?

Kitap yazma fikrinin çıkışı ağabeyimin vefatından sonraki süreçte hayatı sorgulama yolculuğum, kendi yaşadığım deneyimin yoğunluğuyla çıktı. Ben bir savaş muhabiri olarak bunu yaşıyorsam, insanlar yas sürecinden nasıl geçiyor? Aslında yolculuk fikrimin ortaya çıkması da ‘Ağabeyim ile olan deneyimi ve yas sürecinin yoğunluğunu nasıl global hale getirebilirim’ fikri ile oldu. Evrensel mesajları önemsiyorum.

ZITLIKLARIN BÜTÜNÜDÜR HAYATKitaptan biraz bahsedebilir misiniz?

Ciddi bir psikolojik kitap, felsefi de aynı zamanda. Kitabıma 3 sayfa önsöz yazan Dr. John Demartini “Dünyada gördüğüm en ilginç proje” diyor. İhtiyacı olan insan, ihtiyacı olduğu anda alıp okuyacak. Bir başucu kitabı olacak. Carl Jung mandala sanatını çok kullanırdı terapilerinde. Kitaba özel mandala da var.

Pandemide ani kayıplar oldu, yakınlarının cenazelerine gidemeyen insanlar için yas süreci daha zor olabiliyor. Kitabı okuyanlar kendilerine de bir cevap bulabilirler mi?

Türkiye’ye geldim ve pandemi başladı. Sonra fark ettim ki, kitap daha önce de çıkabilirdi. Bu sanki pandemi için hazırlanmış bir kitap gibi… Hem kendim şifalandım hem de okuyuculara şifa olsun istiyorum. Okuyucu yas duygusunun içinden geçecek, hayatına daha farklı bakacak ve hayatına odaklanacak. Hayat zıtlıkların bütünü. Bu kitap ciddi bir bilgi birikimi, dönüşümsel bir kitap. Düşündüren her şey seni dönüştürür de. Okuyucuyla bir yolculuğa çıkıyorum ve onların elinden tutup ‘Hayatın içinden birlikte geçelim’ demek istiyorum.

Bir önceki yazımız olan Aslı Perker: "Değersizlik duygusu fena bir şey" başlıklı yazımızda kitap roman aslıperker hakkında bilgiler verilmektedir.

ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZ