Siz Kendinizi Severseniz Para da Sizi Sever
Türkiye’nin ilk Para Koçu unvanına sahip olan ve bu konuda eğitimler veren Pelin Narin Tekinsoy, “Kendinize olan davranış şekliniz neyse, para ile olan ilişkiniz de öyledir” diyor
Para pek çok insanın gündeminin ilk maddeleri arasında yer alıyor. Kimi para kazanma konusunda sıkıntı yaşıyor, kimi “para geldiği gibi gidiyor, tutamıyorum” diyor. Kimi parayı kazansa da mutlulukla harcayamadığını söylüyor veya çok para kazanıp büyük yatırımları olan biri iflas ediyor, tekrar kazanıyor yine batıyor.
Peki nedir bu paraya dair yaşanan sorunların kaynağı acaba? Uzun yıllardır Para Koçluğu yapan ve bu konuda sertifikalı eğitimler veren Pelin Narin Tekinsoy, paraya bakış açımızın kendimizle ilişkimize benzediğini söylüyor.
Tekinsoy, “Kendinize olan davranış şekliniz neyse, para ile olan ilişkiniz de aynısıdır. Birçok insan, günlük hayatta detaylara takılarak konunun özünü yani manayı kaçırır. Aslında detaylar sadece milyarlarca olasılıklardan biridir ve genel sonucu değiştirmeyecektir. Bu sebeple paraya bakış açınız, dünyaya bakış açınızla aynıdır” diyor.
Para ile ilgili sorun yaşamamak için ne yapmalıyız?
Kendinizi sevin! Kendinizi sevdiğinizde para da sizi sever. Aynı biriyle anlaşmak gibi düşünün. Siz birisini severseniz sürekli onla olmak ve vakit geçirmek istersiniz, sevmediğinizde de olabildiğince uzaklaşmak. Olanı olduğu gibi kabul edin! Önyargılarınızdan arının. O zaman ne kimseyle sorun yaşarsınız ne de beklenti içine girersiniz. Aynı para ile ilgili beklenti içine girmeniz gibi; örnek verecek olursak “…param olsa, seyahate çıkarım”, “…para gelse, spora giderim”, “…para ile sağlığıma dikkat ederdim!” gibi. Yani sahip olduklarınızla en iyisini yapın. Bu miktar küçük olduğunu düşündüğünüz bir para dahi olsa…
Para Koçluğu nedir?
Koçlukta branşlaşma, bireylerin toplumdaki ihtiyaçlarını gidermek için ortaya çıkmıştır. Kariyer de başarı isteği,“Kariyer Koçluğunu”; İlişkilerin de mutlu olmak ve sağlıklı ilişkiler kurmak için “İlişkiler Koçluğu”; Kurumların bulundukları konumdan, olmak istedikleri konuma gelmeleri için, “Kurumsal Koçluk”, vb. şekilde ihtiyaç dâhilinde ortaya çıkmıştır. Günümüzde en önemli ihtiyaçlardan biri de paradır. Para kazanmak! Ve tabii ki, onu nasıl kullandığımızla ilgilidir. Bu sebeple Para Koçluğu sadece para değil, ilişkiler ve kariyeri de içermektedir. En yakın yere bile giderken yanımıza almaya ve taşımaya ihtiyaç duyuyorsak, neden para çalışmayayım diye düşünerek 2008 de yola çıktım. Araştırdığımda Dünya’nın çeşitli yerlerinde para koçluğu yapıldığını gördüm.
Parayla ilgili konuşma tarzımız paraya bakış açımızı yansıtır mı?
Tabii… Paraya nasıl sesleniyor veya davranıyorsak, kendimiz ile ilgili projeksiyonu yansıtırız. Tabii ki bu durumda biraz da beynin fiziksel işleyişini, yani yapısını bilmek gerekebilir. Bununla birlikte bireyin olaylara karşı gösterdiği duygusal reaksiyonlar da önemli çünkü farkında olmadan bu duygusal tavır ile para harcama dürtüsünü geliştiriyor veya tam tersi olarak zayıflatıyor da olabiliriz. Hemen gün içerisinde kullanılan birkaç örneği verebilirim. “Bu iş için… Parayı gömdüm?” cümlesi ne kadar olumlu? Gömdüğünüz bir şeyden hayır gelir mi? “Uçak biletini yaktım!” cümlesinde ise gizli bir “parayı ateşe attım” manası vardır ki, o da parayı çar çur edim neredeyse her daim de parayı hiçbir işe yaramadı demektir.
Para Koçluğu eğitimine nasıl başvurulur?
Temel Koçluk eğitimi aldıysanız veya hale hazırda koçluk hizmeti veren ve çalışma konularınıza bir yenisini daha eklemek istiyorsanız, ICF (International Coach Federation) onaylı, Para Koçluğu Sertifika Programına katılabilirsiniz. Bunun dışında Para ile ilgili seminerler ve sohbetlere de www.pelinnarin.com adresinden takip ederek katılabilirsiniz.
PARA KİMSEYİ DEĞERLİ YAPMAZ
Para ile insan kendi değerini nasıl konumlandırabilir?
Para kimseye değer katmaz. Kişi kendi değerini kendi yaratır. Aynı bir elbisenin, kişinin üzerinde değer bulması gibi. Yani sizin bir elbiseyi pazardan ya da Channel’ den almanız değil onu nasıl taşıdığınız önemlidir. Onu nasıl değerli kıldığınız, içten gelen bir durumdur. Para da aynen böyledir. Eğer kişinin hal ve tavrı yani davranışları dengesiz, samimi değil ve bir oyun üzerine kurguluysa, sahip olduğu para miktarı ne olursa olsun, kişi kendine verdiği değer ölçüsünde rezil de olabilir, vezir de. Kısa, net ve ilk olarak, kişinin kendine değer vermesi gerekir. Sözde “ben değerliyim “ değil, öz de “ben değerliyim” şeklinde olarak. Rol yapmadan, üzerine yapışmadan, kendini hiçbir yerde “ben buradayım” tavırları ile göstermesine gerek kalmadan! Çünkü elmas da kömürden dönüşür.
ÖFKELİYKEN ALIŞVERİŞ YAPMAYIN!
Pelin Narin Tekinsoy, ruh halinin para harcama şeklini gösterdiğini vurgulayarak şunları söylüyor:
“Para harcadığınız o ‘an’da öfkeli, kızgın ve üzüntülü iseniz para harcamayın! Eğer harcıyorsanız, bu duyguları para harcamak için sizi daha çok nelere yönelttiğine bakın. Eşya, giysi veya yiyecek mi? Yoksa kendimizi iyi hissetmek için arkadaşlarımızla buluşma mı organize ediyoruz? Bu davranışımızın sonucunda ne oluyor? Ertesi gün kim daha çok üzülüyor ye kim daha çok zararda?
İşyerinde, ‘sevgisiz’ ve ‘ilgisiz’ kaldığınızı mı düşüyorsunuz? Muhakkak sizi seven birileri vardır. Onlarla vakit geçirin. Enerjinizi tüketmeyin. Enerjinizin çekilmesi, paranızın da sizden çekilmesine neden olacaktır. Duygularınızı geçiştirmek için, para harcamaya yönelmeyin. Hatta duygularınızı, düşüncelerinizle de desteklemeyin. Bırakın (hangisini ilk önce yakalıyorsanız) duygularınız da düşünceleriniz de sakinleşsinler. Sonra alışverişe devam edebilirsiniz.
Gerçekten ihtiyacınız olan zamanlar alışveriş yapın. Sonra pişman olabileceğiniz durumlara sebep olabilirsiniz. Doyumu dışarıdan değil (para harcayarak kısmen tatmin olsanız da), içinizde arayın. Kendinizi daha fazla değerli hissetmek için harcamaya yönelmeyin. Oyuna gelmeyin! Para harcamamıza sebep olan durum ve kişilere karşı, düşünce şeklimizi değiştirebildiğimizde (affetme devreye girdiğinde) para biriktirebilir ve çoğalmasını sağlayacak eylemler içine çekilebiliriz.
Paraya nasıl davrandığınıza bakın, bu sizin kendinize nasıl davrandığınızı da gösterecektir.
Bir önceki yazımız olan Kadın varsa imkansız yoktur: YAPABİLİRSİN başlıklı yazımızda başarılı kadınlar, belgesel ve tuluhan tekelioğlu hakkında bilgiler verilmektedir.